MUSTAFA YUKSEL



Dünya görüşlerinin sonucunda oluşmuş yeni stratejiler ve buna bağlı yeni anlatım biçimlerinin ve disiplinlerinin söyleyecekleri ne tür bir sözü olacağı konusu üzerinde düşünüldüğünde, geç kapitalizmin kültürel mantığının uzantısında, Post Modern anlayışın eklektik ürünleriyle çepe çevre sarılmış olmak doğal bir sonuçtur. “Postmodernist eğilimlerin simgelere saygı göstermesi tarihselciliği çözerken Populism, imgelerin tüketildiği ikincil bir figüratiflik kazandırdı sanata. “Tin” denilen şeyin boyut değiştirmesine neden olan fetişsel bir evrimi yaşayan sanat-sonrası dönemde, sanatsal üretim, öz-nesne bağlamında da özerkleşmiş üretim sürecinde bilinçdışı bir estetiği var etti. İnsan ben kavramını benzer nesnelerde tüketmeye başladıkça, kendisi sanal “ben”liklerde, benzer yansımaları, kendine sunulmuş kalıplarında var olmayı tercih eden bir temsili alanı doldurdu. Bir araç olarak birey, bu değişimi varlığının zorunlu koşulu olarak yaşar.

No comments: